Binlerce yıldır insanoğlu yaşamak için göç ediyor. Nerede ihtiyaçlarını karşılayabileceğini düşünürse oraya taşınıyor. Ancak göç kavramı, bu kadar insanın bambaşka yerlere taşınması; sadece tarihe not düşen, düzeni etkileyen, istatistiksel verilerden ibaret bir olay gibi görülüyor. Standart yaşam içinde bir eyleme girişmedikleri sürece ‘görülmek istenmeyen' oluyorlar.

Brett Gundlock'un üzerinde çalışmaya devam ettiği "Home" projesi, sayılarla değil gerektiği gibi o istatistikleri oluşturan insanlarla ilgileniyor. Göç eden insanlar yanlarında eşyadan ziyade geçmişlerini taşıyorlar. Yeni evlerinde eski hatıralarıyla bir arada yaşıyorlar. Dahil oldukları yeni kültür ve korumaya çalıştıkları gelenekleri arasında etkileşimli bir süreç böylece başlamış oluyor.

Gundlock, çalışmasında göçmen insanların yeni evlerini ve eski aile fotoğraflarını bir arada sunuyor. Böylece geleneksel ile yeni yaşam tarzları arasındaki süreci incelemeye çalışıyor. Çünkü ona göre insan nerede olursa olsun, evi ‘kalbinin olduğu yer'dir.